Sivrisineklerle Mücadele
• Sivrisinekle mücadelede kullanılan yöntemlerin genel amacı vektörün üreme alanlarını kurutmak, larva ve erginlerle ayrı ayrı mücadele etmektir.
Çevre Düzenlemesi ve Korunma
• Vektör kontrolü için çevre düzenlemesi ile ilgili yöntemler ve yapılan işlemler, hedef vektör ve insan popülasyonunun bulunduğu ortamların vektörün üremesini engelleyecek şekilde değiştirilmesidir.
• Kısaca vektör kaynaklarını kurutmak ve patojen insan ilişkisini kesmek şeklinde özetlenebilir.
Çevre düzenlemesi;
Larva üreme alanlarına drenaj kanallarının açılması,
Çukurların doldurulması arazinin tesviye edilmesi gibi kalıcı alt yapı değişiklikleri;
Su birikintileri ve bataklıkların kurutulması,
Su taşkını ile habitatların yıkanması,
Sucul bitkilerin su drenaj kanallarından temizlenmesi,
Su seviyelerinin ve akıntı hızının değiştirilmesi,
Konutların sivrisinek üreme alanlarından uzakta yapılması Ve atık suların birikmesini önlemek gibi düzenlemeleri içerir.
Ayrıca, kapı ve pencerelerde sineklik ve uyurken cibinlik kullanılması,
Akşam ve gece saatlerinde açıkta oturulmaması,
Vücudun açık yerlerinin örtülmesi,
Uzaklaştırıcı krem ve losyonlar,
Spiral sivrisinek tüssüsü,
Elektrikle ısınan fumigant tabletler,
Fan ve klima gibi cihazların kullanılması gibi kişisel kontrol tedbirleri alınabilir. Biyolojik Mücadele
Sivrisinek balığı olarak bilinen Gambusia affinis, Güney Amerika orijinli olmakla beraber pek çok ülkede sivrisinek larvalarına karşı kullanılmıştır. Ayrıca, Poecihia reticulata balık türü de yine oldukça etkilidir. Bacillus thuringiensis, B. sphaericus ve diğer biyopreparatlar sivrisineklere karşı başarılı bir şekilde kullanılmaktadır. Son yıllarda, temiz sularda üreyen larvalara karşı etkili kullanılabilecek olan bir fungus türü Lagenidium giganteum üzerinde durulmaktadır, bu türün ABD kullanımı serbest bırakılmıştır.
Biyoteknik Yöntemlerle Mücadele
Culex fatigans Wiedemann, Aedes aegypti (L.) ve Anopheles guadrimaculatus Say’ta erkekler radyasyonla kısırlaştırılmış ve doğaya bırakılmış, ancak hiçbirinin popülasyonunda kayda değer bir azalma olmamıştır. Bunun sebebi kısırlaştırılan erkekler doğaya uyum sağlayamamıştır. Son yıllarda moleküler tekniklerinden yararlanılarak hastalık etmenlerine dayanıklı genleri taşıyan ve doğadakiler ile yarışma gücüne sahip sivrisinek ırkları elde edilmeye çalışılmaktadır.
Kimyasal Mücadele
Sivrinsek kontrol programları hem larva hem de ergin döneme yönelik olarak yapılmaktadır. Etkin bir sivrisinek uygulaması için mücadeleye bu bölgelerde larva mücadelesi ile başlanmalı ve daha sonra da belirli aralıklarla devam edilmelidir. Uygun yapılacak larva mücadelesi sivrisinekleri ergin hale gelmeden yok edecek ve ergin mücadelesini büyük ölçüde kolaylaştıracaktır. Larva mücadelesinin hem sivrisinekte hem de karasinekte mücadelenin temelini oluşturduğu unutulmamalıdır. Ancak bu ve benzeri uygulamalar yapılırken sularda yaşayan balıklara ve diğer organizmalara zarar verilmemeli yalnızca hedef zararlıya yönelik biyolojik larvisitler kullanılmalıdır. Larvisit uygulamalarında hedef, sivrisineklerin yoğun olarak bulunduğu üreme alanlarıdır. Erginlere yönelik kimyasal mücadele, dinlenme yerlerindeki ve uçan erginlere karşı yapılan insektisit püskürtmeleri ile konut içi ve çevresinde yapılan kalıcı uygulamaları içermekte ve buna alan spreylemesi adı verilmektedir. Bu soğuk ve sıcak sisleme şeklinde yapılmaktadır. Alan spreylemesi hedef canlının aktif olduğu saatlerde ve faal olduğu alanlarda yapılan uygulamaları kapsamaktadır. Alan spreylemesinde araç hızı 10-15 km./h geçmemelidir. Alan spreylemesinde en ideal yöntem ise ULV (soğuk sisleme) tekniğidir. Alan spreylemesinde iki farklı metot kullanılmaktadır. Bunlar; ULV (soğuk sisleme) ve Thermal fogging (TF) (sıcak sisleme)’dir. Soğuk sislemede seyreltici olarak genellikle su kullanılır. ULV veya soğuk sisleme, su ile insektisit karışımından elde edilen konsantrasyonun 25-30 mikron büyüklüğündeki damlacıklar halinde düşük bir hacime uygulanmasıdır. Sıcak sislemede petrol türevleri ile insektisit karışımından elde edilen konsantrasyonun dumanlama şeklinde geniş bir hacime uygulanmasıdır. Alan spreylemesinde ULV metodu tercih edilmelidir. Thermal fog veya sıcak sisleme daha çok araçla girilemeyen cadde veya sokaklar ile kent dışı alanlarda sınırlı ve kontrollü olarak uygulanmalıdır. Sıcak sislemenin ağırlıklı olarak kullanılması gereken alanlar ise kanal içi uygulamalardır. 500’ün üzerinde böcek türünde bir veya daha fazla insektisite karşı dayanıklılığın geliştiği, bunlardan % 41’inin ise tıbbi ve veteriner öneme sahip böcek türleri olduğu belirtilmektedir. Sivrisineklerden 56 Anopheles, 19 Aedes ve 20 Culex türünde insektisitlere karşı dayanıklılığın geliştiği tespit edilmiştir.
BÖCEKSTATİON SİVRİSİNEK MÜCADELESİNDE BAMBU YÖNTEMİ İLE ÇÖZELTİLERİN ŞİŞLERDE TUTULUP İÇLERİNE BAMBU ÇUBUKLARIYLA SİVRİSİNEKLERİ ORTAMDAN UZAKLAŞTIRIYORUZ.KİMYASAL MÜCEDELEYE GEREK DUYULMADAN ORGANİK ÇÖZÜMLER!!!